Perşembe, Kasım 15, 2007

Ne oldu şimdi neredeyim be...
Bu üzerimdeki nur senin mi..?
Biliyorum öyle, ve ben meleklere inanmaya başlıyorum...
Çünkü gülüyorum aynada yüzün göründüğünde...
Ve gülüyorum gözün her gözüme değdiğinde...
Ve gülüyorum sen her seviyorum dediğinde...
Ve biliyorum her gün yeniden doğuyorum,
Bir gün ölüm gibi ayrılık gelse de...
Korkma dedin ya artık korkmuyorum...
Ve kaçmıyorum sevgiden gidenler canımı acıtır diye,
Ve kaçmıyorum kendimden beni sana getirir diye...
Kalbimi kanatlarına bıraktım ve uçuyorum...
Ruhunu içime aldım ve artık onunla yaşıyorum...
Ve ben beni yaşatan bu günü seviyorum...
Çünkü onunla gülüyorum,
Ve kaderim bir gün onunla ölüyorum...


Salı, Ekim 30, 2007

Kalbim kırılmadı,
Sen ışıkları kapatıp giderken...
Arkandan bakmadım bile
Bunun için vaktim de varken...
Ağlamadım,
Bir kaç sigara yetti bana,
Biraz da uyku aslında...
Kalktım toplamadım dağıttıklarını,
Öylece kaldılar odada...
Ben dağılmadım
Sanırım ruhum bunun farkında...
Şimdi sadece bir "Hoşça kal" var aklımda,
Belki bir gün karşılaşırız diye o da...

Çarşamba, Ekim 24, 2007

Bir daha ne zaman kaybolur ellerim
Ellerinin ıslaklığında..?
Gece bir daha ne zaman saklar
Yüzünün utangaç kırmızılığını pusluca..?
Nefesin ne zaman değer boynuma bir daha,
Ne zaman dudaklarımda tadınla dalarım uykuya
Sen yanımda çoktan geçmişken rüyaların diyarına...
Kokun ne zaman yeniden siner tenime,
Birlikte içilen her yudum kahvede..?
Özlem bir daha ne zaman biter,
Bir daha ne zaman mutluluk geldi derim
Gözlerinle...

Pazartesi, Ekim 22, 2007


Oradasın çoçukluğum,
Bıraktığım o şehirde...
Körfezin mavi derinliğinde oyuncaklarım,
Sahilinde öldürdüğüm hayallerim...
Ve oradasın çoçukluğum,
Bıraktığım o şehirde...
Kuytu köşelerinde boş şişelerim,
Meydanlarda arsız gülüşlerim...
Bitirdiğim her nefesim,
Yarım kalan şiirlerim,
Ve oradasın biliyorum yitik gençliğim...
Razıyım döneyim geri...
Yeniden sen sev diye beni...
Yeniden ölürüm belki,
Ama hep bir ses "Hadi dön geri!"

Pazar, Ekim 21, 2007

Başka noktalarda
Yolun kenarında yaşamlar içindeyiz...
Korkuyoruz yürürken,
İçin için ağlıyoruz,
Yüzümüzde gülüyorken...
Şimdi kurtaracak kalpler arıyoruz,
Kördüğümler içinde...
İstediklerini dinleyip...
Dinlediklerimizi istemek için büyüyoruz...
Seviyoruz ve hep birimiz gidiyoruz...
Ve diğerimiz ölüyoruz...

Cumartesi, Ekim 13, 2007


Çıktım hayatımdan,
Karşıma geçip bana baktım, gözlerime...
Sordum "hani o nerede?"
O bildiğim gözlerimle baktım kendime,
Dolu dolu oldular sonra cevap vermeden...
Sonra bilmiyorum der gibi eğdim başımı önüme,
Sustum...
Çıktım hayatımdan,
Karşıma geçip bana baktım, ellerime...
"Nerede elinde tuttuğun mutluluk?" dedim...
Kire boyanmış iki yana döndü ellerim,
Tuttuğu boşluğu göstermek istercesine...
Anladım...
Çıktım hayatımdan,
Karşıma geçip bana baktım, kalbime...
Düşündüm "hala mı?" dedim...
Sanki hissetti sorduğumu gözlerimden,
Sanki hissetti çaresizliğimi ellerimden,
Ve acı bir nefes geldi ta derinden...
Sustum, anladım...
Yoktu gözlerimde gözlerin, ellerimde ellerin,
Yüzümde sıcak nefesin...
Döndüm içime, hayatıma sessizce...
Ben geri döndüm ama,
Giden çoktan toz dumanıydı...
Hoşça kal mutlu dünüm, soyut geleceğim...

Çarşamba, Ekim 10, 2007


Boğuluyordum sığ sularda,
Ya da sadece boğulduğumu sanıyordum...

Sığınacak bir liman arıyordum,

Ya da beni kurtaracak bir kaptan...

Yanaştın yakınıma ve attın can simidini ellerime...

Düşünmedim, tutundum,

Ve çektim kendimi içine...

Dolaştım karmaşık geminde,

Kuytu karanlıklarını gördüm,

Ve apacık gözlerinin derinliğini...

Sonra açıldın derinlere, ben daha inmeden kıyıya,

Seninle kaldım...Sende kaldım benliğimle...

Yaşadım her an'ı yıllarca,

Her anı yılım oldu...

Sonra rüzgar başladı usulca, sesdirmeden kendini...

Fırtına geliyorum demedi biz kaçamadan...

Ve bir gemi battı gözlerden uzak,

Bu kez daha derinde, en derinde,
Ben senden caymadan...

Korkup gitmedim sahile doğru,

İstesem de yüzemezdim zaten sendeki akıntıdan...

Son nefeste tek yapılcak kaldı,

Derinlerinde bir enkaz olmadan...

O da teşekkür etmek sevgili kaptan...

Ne olucak şimdi...
Ne değişecek dünyada kızgın ruhlar varken...

Ne değişecek bir ruh daha yanarken,

Bir düzen olucak yine, yeniden...

Korku dolacak tekrar ölü bedenlerden...

Acı sızacak gözlerden, yaş sanacağız...

An ölecek gelecekte, dün anı kalacak geçmişte...

Bir kapı açılacak belki de ve kaçacağız...
Dibe vurup kanayacağız,
Kendi kanımızda boğulup doğacağız...
Ama o zamana kadar

Burada öylece bakacağız...
Kızgın değilim,
Sadece bakıyorum etrafa...
Yaşadıklarıma ya da yaşayamadıklarıma...
Neydi imkansız olan bu sevdada..?
Gerçekten sevmek mi, sadece sevdiğine inanıp hataları örtmek mi...
Yoksa ellerinde duran yaşlarını birlikte silmek mi..?
Ne olursa olsun derdin kederim oldu...
O kırmadığın kalp parçalar arasında kayboldu...
Bir ben vardım benden geçmeyen...
O da senin oldu...

Geri dönüp baktığımda
Görmek istediğim yüzlerden değildin,
Birden fazla dili olan sözlerden...
O yüzden hiç gitmiyorum,

Geri dönüp bakacağım kadar uzağımda değilsin...

Sadece sen bunun farkında değilsin...

Salı, Ekim 09, 2007

Ama kapılar bir gün kapanınca,
Dışarda kalmanın korkusu var üzerimde,
Bir de sen içerdeyken...
Yok olmanın korkusu var, senin gözlerinde...
Belki kaybetmek kadar zor olan ölüm...
Ya da kaybetmemek için bir son
Soğuk bir son nefes derin...

Çarşamba, Ekim 03, 2007


Bir şeyim yok geçer belki...
Belki de hep kalır içimde sensizliğim...
Ya da hep yüzümden okunur gittiğinde hissizleştiğim,
Tanımadığım insanlar arasında bencilleştiğim,
Söylenecek çok şey var belki ama sessizleştiğim...
Bize dair herşey bitmişken,
Bende hala sana geçişim,
Seni sensizlikte sevişim...
Işığa koşarken gözlerimin yaşını yaşartır belki acımı,
Akar içimden sevişmişliğim...
Akar içimden çoçuklarım sensiz gidişim...
Ve belki ölür dünya bu son iç çekişim...

Salı, Ekim 02, 2007


Dün
Sessiz çığlıklarını duydum dünyanın,
Yakarışlarını işittim gözlerimle...
Gördüm en acınası halini
Ve tuttum mutluluğu kutsal ellerinle...
Kaçtım acılardan, bir adım attım sana
Korkudan geçtim, kuyulardan
Bu kör ruhumla...
Sonra ışığın aldı beni...
Ruhum,
Gözleri ilk defa ışığı gören bir bebek gibi...
Ve sen ilk gördüğüm yüzdeki
İlk duyduğum sesteki
O nurdan peri...

Perşembe, Eylül 27, 2007

Nefesinle yaşıyorum, soluduğum havadasın,
Sesinle yaşıyorum, duyduğum her fısıltıdasın,
Yüzünle yaşıyorum, gördüğüm her odadasın,
İçinde yaşıyorum, sen her anımdasın...
Baktığım her suratta sevdiğim her kadındasın,
Akan yaşlarımda ya da korktuğum rüyalarımdasın...
Günümde ve karanlığımdasın,
Gecemde ve aydınlığımdasın...
Yaşıyorum ve sen her an akan kanımdasın...
Ve bir gün ölsem bile,
Sen hep ruhumdasın...

Mucizem'e

Salı, Eylül 25, 2007


Dünya duruyordu damlarken yaşları toprağa,
Islanıyordu toprak acıyla...

Dünya duruyordu ağlarken,

Dönüp onu rahatsız etmiyordu...

Ağlıyordu bulutlar onunla

Ve güneş küsüp saklanıyordu kara dağlar ardına...

Sonra rüzgar kızıyordu,

Esip gürlüyordu insanlara,

Bir damla yaşı uğruna...

Korkuyordu gün, geceye dönüyordu

Toprak susuyor, ateş parlıyordu siniriyle...

Bir damla yaşı için dünya değişiyordu,

Doğa insanlığı yargılıyordu...

Dünya onu bu kadar seviyordu...

Dünya aslında onun için dönüyordu...

Pazar, Eylül 23, 2007


Ellerinden ellerime kayıyor acın,
Yaşlarından ruhuma...

Gözlerinden içime akıyor keder,

Kalbinden ruhuma...
Tuttuğun dilek ellerinde,

Bıraktığın hüzün ruhumda kalıyor,

Olmayacak hayaller aklında

Yaşanan anılar ruhumda...

Gülen gözlerin oluyor sonra uzakta,

Gün oluyorum gözlerinde,
Işıltın ışığım oluyor ruhumda...
Mutlu bir gülüşün oluyor bazen,

Sevinç damlıyor sözlerinden,

Dudaklarından ruhuma...

Sonra gece oluyor,

Uyku oluyor soluduğun havada...

Nefesinden ruhuma...
Uyuyorum senin uykunla...
Ruhun ruhumda...

Ya bir gün hepsi giderse,
Ya bir gün tek başıma kalırsam dünyada...
Bir gün ölürse annem kollarımda ya da babam
Gözlerimin önünde hunharca...
Ya hep kandırdıysa beni, "benim" dediklerim,
Hiç olmadıysa "seni seviyorum" diyenler arasında gerçek sevgilerim...
Hep kandırdıysa ya dost bildiklerim...
Ya ölüm geldiğinde daha hazır değilsem dünyada...
Ya ölüp gittiğimde "hiç olmadı" diyenlerse değer verdiklerim...
O zaman niye tüm sevgilerim, tüm korkularım...
Niye var aşklarım ya da dostlarım...
Bitmeyen cümlelerim ve kalın kitaplarım...
Niye burdayım..?

Pazartesi, Eylül 17, 2007


Hep oralarda bir yerlerdesin biliyorum,
Ama hep duvarlar olucak aramızda...
Hep bir şeyler, birileri...
Yazmaya başlayanın bile pişman olduğu bir hikaye bu,
Yazılmaya başladığında biten ve her bittiğinde başlayan...
Ama sen yazsan..!
Ve kalem olsam,
Her bitişte yeniden başlasam ellerinde
Her sonda bir başlangıç olsam...
Bırakana kadar kalemin olsam
Dünya aksa dilinden elime...
Bırakınca keder olsam, elinden kalbime...
Bir kalem olsam, hep bir parçanda seninle,
Bir parça olsam, bir parçamda seninle...

Cumartesi, Eylül 15, 2007


İlk defa bu kadar anlamsızım yazarken
Kendimi bile anlamazken nasıl anlatırım ki zaten...
Durmadan düşünürken
"Aslında kimim ben"
Ya da kim gerçekten istediğim o beden...
Korkuyorum derken bile titrerken
Nasıl derim ki aslında

"Hayalimdeki tek gerçeksin sen..!"

Pazar, Ağustos 19, 2007


Anlatamazdı...
Kalbi kocamandı ama anlatamazdı...
Korkuları vardı,
Kurduğu hayallere dair...
Umutları da
Güzel yarınlar için...
Ama anlatamazdı...
Çünkü anlayamazdı kimse dilinden,
Anlayamazdı kapalı bir kutudan içeri sızan güneşi
Gözleri körken...
Canı yanmazdı kendi anlamını yüklerken,
Ya da korkmazdı kırılacağından...
Çünkü anlayamazdı...
Çünkü anlatılan,
Korku saklı hayallere bağlı kalmazdı...
Çünkü insan çiğ topraktandı...
Sevgi su diyarından,
Ve kocaman bir kalbi vardı oralardan...
Anlatırdı...
Ama kimse anlayamazdı...
Anlatırdı,
Ama dünya duymazdı...

Cuma, Ağustos 17, 2007

Gözlerini kapa,
Bırak dünya aksın ayaklarının altından..
Sen dönme,
Ben dönmeden başka diyarlara...
Bekle,
bin yıl kadar uzun olsa da
Bekle bir an kadar kısa olsa da sonunda
Sen varsın diye gelirken...
Değmesin başka bir ten,
Kirletmesin seni günahlarla uzaklarda...
Zor olsa da beklemek,
Sonunda arınmak var bir umutla...
Umudum ol bekle orada
Kaderim ol kal hep yanımda
Benim ol dünya durunca
Beni al kutsa yanında
Ve ölüm ol ben yeniden kaçınca...

Çarşamba, Ağustos 15, 2007

Büyürken düşünmeyi öğreniyor insan
Ya da düşünürken büyümeyi...
Çoçuk kalmanın ne demek olduğunu anlıyor
Ve büyürken nasıl kirlendiğini...
Hayal kurmayı öğreniyor insan,
Sonra da hayal kırıklıkları biriktirmeyi,
Sevmeyi öğreniyor, sevilmeyi
Terkedilmeyi ve çekip gitmeyi...
SAvaşmayı öğreniyor insan
Bazen de köşeye çekilip ağlamayı...
Geceyi öğreniyor insan
Ve her sabah geri gelecek olan güneşi...
İnancı öğreniyor insan
Korkmayı, çekinmeyi...
Yaşamayı öğreniyor insan
Ve bir gün ölmeyi...

Çarşamba, Temmuz 25, 2007

Biter her karanlık hep...
Bir aydınlık başlar her sabahla
Sen uyanmayı istedikten sonra...
Gerçekten istedikten sonra
Uyanırsın
Dünya yüzünü güneşe döndüğünde...
Doğrulursun yatağında yeni günle
Yeni umutlarla...
Dünün geride kaldığını düşünerek...

Çarşamba, Temmuz 11, 2007

Sadece bir an düşün,
Güneşin doğuşundan batışına kadar
Sadece tek bir kısa an...
Nedenler ve sonuçlar hakkında,
Ben ve sen hakkında ya da
Aslında hiç olamayan "biz" hakkında...
Neydi yanlış olan...
Büyük umutlarımız mı,
Yoksa birbirine inanmadan tutan avuçlarımız mı...
Korkup kaçtığımız gerçekler miydi bizi bu kadar uzaklaştıran,
Güvenemediğimiz kalplerimiz mi kapattı yoksa kapılarını...
Önümüzdeki uçurumu geçemeden yuvarlandık mı aşağıya,
El ele çıkmak yerine neden bastık birbirimizin sırtına...
Ve neden şimdi buradayız kendimizin çok uzağında...
Sadece bir an düşün,
Güneşin doğuşundan batışına kadar
Sadece tek bir kısa an...
Ve sonra derin bir nefes al Git...
Çünkü yaşam devam ediyor..!

Salı, Temmuz 10, 2007


Yürüyorsun,
Yollar ayrılıyor önünde ve sen hep devam ediyorsun,

Bir yola sapıp diğerinden uzaklaşarak...

Bir kalbe girip diğerinden kaçarak..!
Yürüyorsun,
Arkana bakmadan, sesleri duymadan,
Kulaklarını bir geçmişe kapatıp hiç durmadan...
Yürüyorsun,
Bir sonun varlığından emin olmadan,
Varacağın yeri görmeden,
Ama yine de korkmadan...
Yürüyorsun,
Bir nefes adım için bir nefes sigaran,
Bir damla geçmişin için bir damla saklı korkular,
Ve bir kabus geride kalanlar için,
Bir hayal gelecek yarınlar...
Oradasın,
Ve yürüyorsun,
Sonu ne olursa olsun yorulmadan...

Perşembe, Temmuz 05, 2007

Sence güneş mi daha şanslı
Seni her gün benden önce gördüğü için,
Yoksa ben mi seni zifiri karanlıkta bile hissedebildiğim için...
Bİr mucizeyi yaşamak mı daha özel kılan hayatı
Yoksa bir mucize yaratmak mı...
Sanırım en zoru o mucizeyi farkedip hayatın boyunca taşımak...

Pazar, Mayıs 27, 2007

Anlatamam,
Uzun uzun her saniyeyi yanındaki ve uzağındaki...
Yaşaması zor olsa da güzeldi,
Yaşaması kısa olsa da özeldi çünkü...
Suskun şimdi eve dönen bütün yollar,
Kal, gitme diyen hiç yok gerilerde...
Anlatamam,
Dur diyen sesi duymanın güzelliğini...
Uyandığında hayal ediceğin,
Bir kaç saat sonra yanında olacağım diyeceğin
Yüzün özelliğini...
Ve işte budur yalnızlık...
Anlatamayacaklarını düşünüp,
Anlatmayı hayal etmek...
Yeni bir güzellikle
O özel duyguları düşlemek...

Çarşamba, Mayıs 23, 2007

Ve inanç...
Seni hayata bağlayan...
Hayata yön veren, inancın, inandıkların...
Ne kadar doğru?
Sen ne kadar sensin, ya da ne kadar olmak istediğinsin...
Hiç düşündün mü..?
Her sabah uyandığında baktığın kişinin olmak istediğin kişi olmadığını...
Ya da her gün yaptıklarının nefretinle boğuştuğunu...
Kurtuluşu aradın mı hiç..?
İnandırdıklarının değil de inandıklarının peşine gitmeyi denedin mi..?
Bir nefeste sildin mi yanlışları..?
Ya da soluksuz anlattın mı kuru kafalara doğrularını..?
Korkmadan..!
Hayır mı...
Peki sence sen yaşadın mı..?
Saçların ıslanmış,
Soğuk yüzüne vuruyor bu karanlık sonbaharda...
Ve yürüyorsun şemsiyesiz,
Aç gözler etrafında...
Korkuyorsun insanlardan onların da senden korktuğu gibi
Ya da kaçıyorsun hep onlardan, mutluluğun insanlığa yaptığı gibi...
Konduğun her dalın kırılacağını sanıyorsun,
Arkanı yasladığın her koltuğun çatlak olduğunu...
Tek bir soyutluğun var dünya da
Koca somutluklar içinde...
Ve saçların ıslanmış yine...
Belki gözlerindeki nem ile birlikte...

Cuma, Mayıs 18, 2007


Küçük balıklar ve özgür bir mavilik vardı rüyasında,
O masum gözleri kapalıyken...
Aklında binlerce hayal ve geleceğinde binbir acı vardı belki,
O bunlardan habersiz uyurken...
Gece karanlıktı, ama korku gerçeklerde kaldı...
Rüyasında mutluydu,
Küçük balıklar ve özgür bir mavilik vardı rüyasında,
O kirlenmek ne demek bilmeden uyurken...
Balıklar hiç ölmüyordu, deniz kirlenmiyordu,
Mavi bulutlar hiç siyaha dönmüyordu...
Çünkü masum kendi içinde uyuyordu...
Hayalleri hayata karışmamıştı daha,
Hayalleri gecelerde mutluydu, uyuyordu...
Uykusuz gecelerle tanışmamıştı daha,
Kötü çoçuklar kabusa çevirmemişti rüyasını,
Küçük balıklar ve özgür bir mavilik vardı rüyasında...
Apansız saplanan acılar gibidir aşk,
Biranda gelir ne olduğunu anlamadan...
Nerede olduğunun ne yaptığının hiç bir önemi yoktur,
Ya da o anda aslında kiminle olduğunun...
Adı aşktır çünkü,
Ayrılık, aldatma, yaptığın her kötü şey haktır...
Her yargısız hareketin haklıdır...
Adı aşktır çünkü...
Güçsüz kaldığına başka ne zaman sevinirsin ki zaten,
Başka ne hissederken başkasını kendinden çok düşünmek mutlu eder seni?
Kıyılarına vurduğun kalbin kapıları sıkıca kapalı olsa da
Gülmek başka ne zaman mümkündür ki...
Yaşadığını hissetmeyi sevmektir aşk...
Bir yüze ya da bedene karşı değildir aşk...
Aşk yaşamdır, insanlarsa sadece parçalar...
Ölümsüz olanı sevmektir aşk...
Ölümü beklemeden...

Cumartesi, Mayıs 05, 2007

Zor biliyorum...
Git demek de en az kal demek kadar...
Gel demek bile ölmek kadar...
Bir nefeste yaşamak bir ömrü,
Bir dokunuşta aşkın saflığını hissetmek kadar...
Her gece uyurken uzak şehirleri düşünmek
Aynı pencereden yağan her damlayı saymak kadar...
Ve kaç gün ellerin, ellerin elindeki elleri düşünürken,
Yaşamdan zevk almak kadar...
Zor biliyorum yaşamak...
Göçüp gitmeyi kabullenmek kadar...
Sevip gideni izlemek kadar...
Ve bir gün göçüp birini bekletmek kadar...

Çarşamba, Mart 21, 2007

Salı, Mart 20, 2007

Hayat sen merkezli bir olgu,
Yaşıyorsun ve dünya etrafında dönüyor...
İyilikler, kötülükler hep seni buluyor,
Her zorluk, tehlike senin başından geçiyor gibi...
Uzun uzun düşününce hep neden hepsi benim başımda diyorsun...
Neden hep "Ben..!"

Ama biliyormusun her insan bir hayat,
Her insan bir dünya,
Ve her dünyada en az seninki kadar zor...

Belki bazıları doğuştan şanslı,
Ya da bazıları doğuştan ölüme hazır,
Ama her insan bir hayat
Ve her hayat bir dünya...

Perşembe, Ocak 18, 2007

Öğreniyoruz...

Doğuyoruz...Nefes almayı öğreniyoruz...Nasıl canlı kalabileceğimizi, su içip yemek yemeyi öğreniyoruz önceleri...Sonra yavaş yavaş büyüyor insan...Ailenden ayrılmayı öğreniyorsun...Okula gitmeyi, yazı yazmayı, yazılanı okumayı...Sonra okuduklarımızı anlamayı öğreniyoruz hayatın hem siyah hem beyaz yüzünü...Yorumlamayı öğreniyoruz yaşadıklarımızı...Sonra okulda öğrendiklerimiz bir yere kadar kalıyor elimizde...Sonra kapılar açılıyor... Sokak...Gerçek hayatlar...Kitaplarda yazanlardan çok farklı geliyor...Güven duygusunun o kadar da körü körüne olmaması gerektiğini öğreniyor insan...Kendi kanından da olsa kansız olabileceğini anlıyorsun karşındakinin...İhaneti öğreniyorsun...Yüzüstü bırakıp gitmenin anlamını...Ya da yüzüstü kalmanın acısını öğreniyorsun...

Kısaca büyüyorsun ve öğreniyorsun...

Hem dersler ağırlaşıyor hem hayat...

Hem dünya küçülüyor hem de duygular...